BOLŞEVİK BASINI VE HEGEMONYA: NİSAN TEZLERİ’NİN TOPLUMSAL MOBİLİZASYON ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

Uložené v:
Podrobná bibliografia
Názov: BOLŞEVİK BASINI VE HEGEMONYA: NİSAN TEZLERİ’NİN TOPLUMSAL MOBİLİZASYON ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Autori: Samet Yerköy
Zdroj: Issue: 1389-113
Journal of Russian Studies
Rusya Araştırmaları Dergisi
Informácie o vydavateľovi: Rusya Arastirmalari Dergisi, 2025.
Rok vydania: 2025
Predmety: Rusya tarihi, Vladimir Lenin, Nisan Tezleri, Bolşevik basın, 1917 Rus Devrimi, toplumsal mobilizasyon, hegemonya, devrimci söylem, Siyasi Düşünce Tarihi, Policy and Administration (Other), Politika ve Yönetim (Diğer), История России, Владимир Ленин, Апрельские тезисы, большевистская пресса, Русская революция 1917 года, социальная мобилизация, гегемония, революционный дискурс, Late Modern Russian History, Russian history, Caucasus, Muslims of Russia, Tatar, military service, Siyaset Bilimi (Diğer), Intellectual History of Politics, Political Science (Other), Yakınçağ Rusya Tarihi
Popis: Bu çalışma, Vladimir Lenin’in 1917 yılında kaleme aldığı Nisan Tezleri’nin, Bolşevik basın aracılığıyla nasıl etkili bir toplumsal mobilizasyon sağladığını analiz etmektedir. Nisan Tezleri, Rus Devrimi’nin ideolojik ve politik yönelimini belirleyen temel bir belge olarak, sosyalist devrim hedefini net biçimde ortaya koymuş ve geniş işçi sınıfı ile köylü sınıfı gibi toplumsal kesimlere hitap ederek mevcut kapitalist düzeni sert bir şekilde eleştirmiştir. Çalışmada, Antonio Gramsci’nin hegemonya teorisi temelinde Lenin’in söylemlerinin ideolojiyle ilişkisi ve Bolşevik basının bu söylemi yayma işlevi teorik çerçeve olarak sunulmuş; söylem analizi yöntemi olarak Teun van Dijk’in eleştirel söylem analizi modeli tercih edilerek Lenin’in retorik stratejileri bilişsel, söylemsel ve toplumsal boyutlarıyla sistematik biçimde incelenmiştir. Bu yöntem Lenin’in ideolojik hedeflerini ve söylem gücünü derinlemesine anlamaya olanak sağlamıştır. Nisan Tezleri, Bolşevik basın tarafından geniş kitlelere ulaştırılarak devrimci bilincin yaygınlaşmasında ve halkın devrim sürecine aktif katılımında kritik rol oynamış; basın, sadece mesajların taşıyıcısı olmakla kalmayıp, ideolojik içeriği geniş toplumsal tabanlara ulaştırarak devrimin iletişim altyapısını ve ideolojik çerçevesini güçlendirmiştir. Ayrıca, kitlelerin siyasi farkındalığını artırmış ve devrim sürecindeki aktörler arasındaki güç ilişkilerinin şekillenmesinde belirleyici olmuştur. Bulgular, Lenin’in söylemlerinin işçi ve köylü kitleleri adına mevcut sistem algısını kökten değiştirme amacı taşıdığını ve söylemin hem stratejik hem de ideolojik bir araç olarak işlev gördüğünü göstermektedir. Çalışma, Lenin’in Nisan Tezleri’ni toplumsal mobilizasyon ve hegemonya inşası bağlamında ele alarak, devrimci hareketlerin dil ve söylem aracılığıyla nasıl etkili bir liderlik ve hegemonya mekanizması kurduğunu tarihsel ve siyasal bağlamda ortaya koymakta; böylece Lenin’in söylemlerinin stratejik amaçları ve toplumsal dinamiklerle kurduğu ilişki üzerinden dilin dönüştürücü gücünü ve ideolojik hegemonya yaratmadaki rolünü göstermektedir. Bu bağlamda, Bolşevik basın ve Lenin’in retoriği, sosyalist devrim sürecinde söylem ile ideolojinin siyasette iç içe geçtiğinin somut örnekleri olarak değerlendirilmektedir
Druh dokumentu: Article
Popis súboru: application/pdf
ISSN: 2757-7899
DOI: 10.48068/rusad.1643783
Prístupová URL adresa: https://dergipark.org.tr/tr/pub/rusad/issue/93047/1643783
Prístupové číslo: edsair.doi.dedup.....22d99600af40f9dd5f4a48eb3b9e9e12
Databáza: OpenAIRE
Popis
Abstrakt:Bu çalışma, Vladimir Lenin’in 1917 yılında kaleme aldığı Nisan Tezleri’nin, Bolşevik basın aracılığıyla nasıl etkili bir toplumsal mobilizasyon sağladığını analiz etmektedir. Nisan Tezleri, Rus Devrimi’nin ideolojik ve politik yönelimini belirleyen temel bir belge olarak, sosyalist devrim hedefini net biçimde ortaya koymuş ve geniş işçi sınıfı ile köylü sınıfı gibi toplumsal kesimlere hitap ederek mevcut kapitalist düzeni sert bir şekilde eleştirmiştir. Çalışmada, Antonio Gramsci’nin hegemonya teorisi temelinde Lenin’in söylemlerinin ideolojiyle ilişkisi ve Bolşevik basının bu söylemi yayma işlevi teorik çerçeve olarak sunulmuş; söylem analizi yöntemi olarak Teun van Dijk’in eleştirel söylem analizi modeli tercih edilerek Lenin’in retorik stratejileri bilişsel, söylemsel ve toplumsal boyutlarıyla sistematik biçimde incelenmiştir. Bu yöntem Lenin’in ideolojik hedeflerini ve söylem gücünü derinlemesine anlamaya olanak sağlamıştır. Nisan Tezleri, Bolşevik basın tarafından geniş kitlelere ulaştırılarak devrimci bilincin yaygınlaşmasında ve halkın devrim sürecine aktif katılımında kritik rol oynamış; basın, sadece mesajların taşıyıcısı olmakla kalmayıp, ideolojik içeriği geniş toplumsal tabanlara ulaştırarak devrimin iletişim altyapısını ve ideolojik çerçevesini güçlendirmiştir. Ayrıca, kitlelerin siyasi farkındalığını artırmış ve devrim sürecindeki aktörler arasındaki güç ilişkilerinin şekillenmesinde belirleyici olmuştur. Bulgular, Lenin’in söylemlerinin işçi ve köylü kitleleri adına mevcut sistem algısını kökten değiştirme amacı taşıdığını ve söylemin hem stratejik hem de ideolojik bir araç olarak işlev gördüğünü göstermektedir. Çalışma, Lenin’in Nisan Tezleri’ni toplumsal mobilizasyon ve hegemonya inşası bağlamında ele alarak, devrimci hareketlerin dil ve söylem aracılığıyla nasıl etkili bir liderlik ve hegemonya mekanizması kurduğunu tarihsel ve siyasal bağlamda ortaya koymakta; böylece Lenin’in söylemlerinin stratejik amaçları ve toplumsal dinamiklerle kurduğu ilişki üzerinden dilin dönüştürücü gücünü ve ideolojik hegemonya yaratmadaki rolünü göstermektedir. Bu bağlamda, Bolşevik basın ve Lenin’in retoriği, sosyalist devrim sürecinde söylem ile ideolojinin siyasette iç içe geçtiğinin somut örnekleri olarak değerlendirilmektedir
ISSN:27577899
DOI:10.48068/rusad.1643783